Nikola Tesla ve 3-6-9 Saplantısı

Nikola Tesla, dünya tarihinin en büyük mucitlerinden biri olarak kabul edilir. Elektrik mühendisliği, fizik, mekanik mühendisliği ve manyetizma gibi birçok alanda önemli katkıları olan Tesla, özellikle alternatif akım motoru ve transformatör gibi keşifleri ile tanınır. Ancak, Tesla’nın bilim dünyasına yaptığı bir başka önemli katkı, matematiksel ve spiritüel bir kavram olan 3-6-9 sayılarındaki saplantısıdır.
Tesla, matematiksel işlemlerde 3-6-9 sayılarının önemini keşfetti ve bu sayıların evrensel bir anlamı olduğuna inandı. Tesla, “3-6-9, evrenin sırrıdır” diyerek bu sayılarla olan bağlantısını dile getirdi. Ona göre, evrenin çalışma prensipleri bu sayılara dayanmaktaydı.
Tesla’ nın bu sayılara olan saplantısı, birçok insan için tuhaf veya garip gelebilir. Ancak, Tesla’ nın bu kavramla olan bağlantısı, matematiksel ve spiritüel açıdan birçok açıdan anlamlıdır.
Tesla’ nın 3-6-9 sayılarındaki saplantısı, aslında birçok matematiksel kavramın birleşimidir. Örneğin, 3-6-9 sayılarının toplamı 18′ dir. 18 sayısı ise 1+8=9 şeklinde yazılabilir. Bu nedenle, bu sayıların her biri 9 sayısına indirgenebilir. Bunun yanı sıra, 3 sayısı tamamlayıcı sayıları olan 6 ve 9 sayılarına sahiptir. Yani, 3 sayısının tamamlayıcıları olan 6 ve 9 sayıları, bu sayıların birbirleriyle olan ilişkisinde önemli bir rol oynar.
Tesla, aynı zamanda 3-6-9 sayılarının spirallerde ve üçgenlerde doğal olarak bulunduğunu da fark etti. Örneğin, 3 sayısı, bir üçgenin üç köşesi, 6 sayısı ise aynı üçgenin altı kenarı ve 9 sayısı ise üçgenin yüksekliğiyle ilişkilidir. Aynı şekilde, bu sayılar, spirallerin doğal olarak bulunduğu birçok yerde görülebilir.
Tesla, 3-6-9 sayılarının evrensel bir anlamı olduğuna inandı. Bu sayılar, evrenin çalışma prensiplerine uygun olarak hareket ederler ve evrende bulunan her şey, bu sayıların etkisi altındadır. Tesla’ ya göre, 3 sayısı hareketin, 6 sayısı ise değişimin simgesidir. 9 sayısı ise tamamlanmayı ve dönüşümü ifade eder. Yani, bu sayılar evrensel bir döngünün bir parçasıdır ve evrende bulunan her şey bu döngüye göre hareket eder.
Tesla, 3-6-9 sayılarındaki bu evrensel anlamı, spiritüel bir açıdan da ele almıştı. Ona göre, bu sayılar, evrensel bir enerji alanı olan “akasha” ile bağlantılıdır. Bu enerji alanı, evrende bulunan her şeyin temelinde yatan bir enerjidir ve bu sayılar bu enerjinin temel prensiplerini ifade eder.
Tesla’ nın 3-6-9 sayılarına olan saplantısı, onun çalışmalarına da yansıdı. Özellikle, manyetizma ve elektromanyetik dalgalar konusunda yaptığı çalışmalarda, 3-6-9 sayılarına olan bağlantısını kullanmıştı. Örneğin, Tesla’ nın alternatif akım motoru, 3 fazlı bir sistemdir ve her bir fazdaki manyetik alanın açısı, 120 derecedir. Bu açılar, bu sayılara uygun bir şekilde dağılmıştır.
Tesla, 3-6-9 sayılarındaki bu evrensel anlamı keşfettiğinde, bunu birçok kez dile getirmişti. Ancak, bu sayıların tam olarak ne anlama geldiği veya ne işe yaradığı konusunda net bir açıklama yapmamıştı. Bu nedenle, 3-6-9 sayılarındaki saplantısı, birçok insan tarafından sadece bir tuhaflık olarak algılandı.
Ancak, günümüzde birçok insan, Tesla’ nın 3-6-9 sayılarındaki saplantısının arkasındaki matematiksel ve spiritüel anlamı anlamaya başladı. Özellikle, evrenin çalışma prensiplerine uygun olarak hareket eden bir enerji alanı olan “akasha” kavramı, birçok spiritüel inanışta önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle, Tesla’nın 3-6-9 sayılarındaki saplantısı, günümüzde hala birçok insanın ilgisini çekmektedir.
Sonuç olarak, Nikola Tesla’nın 3-6-9 sayılarındaki saplantısı, birçok matematiksel ve spiritüel kavramın birleşimidir. Tesla, bu sayıların evrensel bir anlamı olduğuna inanıyordu ve evrenin çalışma prensiplerinin bu sayılara uygun olduğunu düşünüyordu. Bugün hala birçok insan, Tesla’nın bu kavramla olan bağlantısını anlamaya ve keşfetmeye çalışmaktadır.
Farklı Bir Görüş:
Evrim Ağacı’ nın Web Ortamında, Sn. Çağrı Mert Yazıcı’ nın bu konudaki fikirleri:
“Bu konuda birçok şey atılıp tutuldu ama Tesla’nın bu sözü söylediği bile kesin değil.[1] Eğer söylediyse, tahminimizce hayatının ikinci yarısının ilerleyen kısımlarında söylemiş olsa gerek, çünkü bu tür sözler, bir çeşit sahte bilim türü olan numerolojiden köken alıyor; yani belli sayıların özel anlamları olduğuna yönelik hatalı inançlardan…
Tesla, sıradan bir insan değildi; çok ciddi psikiyatrik sorunları vardı ve bu sorunlar yaşamının ilerleyen kısımlarında hayatının önemli bir parçası haline geldi. Mars’taki uzaylılarla iletişim kurabildiğini, güvercinlerin kendisiyle konuştuğunu, ışık hızından hızlı iletişim kurabileceğini söyleyen birinin pek de normal biri olmadığını görmek gerekiyor. Bu tür inançlar besleyen kişiler, genelde diğer türden sahte bilimlere ve komplo teorilerine de kaymaya meyilli oluyor. Sorudaki sözü sarfettiğini varsayarsak, muhtemelen Tesla da bir çeşit numerolojiye inanıyordu ve 3-6-9 sayılarının “özel” bir anlama geldiğine inanıyordu.
Tabii ki böyle bir durum yok; eğer belli sayıların “özel” olduğuna inanırsanız, o sayıları Evren’in her yerinde görmeye başlarsınız. Bu, o sayıların nesnel olarak özel olduğu anlamına gelmez; siz sadece algıda seçicilik / cımbızlama yapıyorsunuz: Yani o sayıyı gördüğünüz yerlere odaklanıyorsunuz, görmediğiniz yerleri ve diğer sayıların geçtiği yerleri görmezden geliyorsunuz. Bu çok yaygın bir problem ne yazık ki…
Hemen sormak lazım: 3, 6, 9 çok önemli de 0, 1, 2 veya 5 değil mi? Bahse varım; 0, 1 ve 2 sayısının her birinin bilim için hem ortalama hem de genel önemi, 3, 6 ve 9’un toplamından daha fazladır; artık bu önemi nasıl nicelleştireceksek… 🙂”
Kaynak: evrimagaci.org
Nikola Tesla’ nın Diğer Saplantıları Nelerdir?

Nikola Tesla’nın birçok saplantısı olduğu bilinmektedir. Bazıları şunlardır:
-
Sayı 3:
Tesla, yukarıda bahsettiğim konu harici, sayı 3’e ayrıca aşırı ilgi duyardı ve onun sayısal sembolizmi hakkında birçok teori geliştirdi. Örneğin, birçok icadında 3 sayısı ile ilgili bir şeyler vardı (örneğin, üç fazlı AC elektrik motoru, Tesla bobini vb.)
-
Temizlik:
Tesla, aşırı bir temizlik takıntısı olan biridir. Kendi odasını ve laboratuvarını sürekli olarak temizlerdi ve herhangi bir nesnenin yerinde durmasına izin vermezdi.
-
Güvercinler:
Tesla, New York’taki otel odasında yaşarken, çevresindeki sokaklarda dolaşan güvercinlerle arkadaşlık kurdu. Hatta bir kez yaralı bir güvercinin tedavisine katıldı ve onun ölümünden sonra gözyaşlarına boğuldu.
-
Renkler:
Tesla, renklerin sembolizmi hakkında da teoriler geliştirdi ve bazı renklerin insan bedeni ve zihni üzerinde güçlü bir etkiye sahip olduğuna inandı.
Tesla, genellikle sadece 2 saat uyurdu ve uyku döngüsünü sadece ihtiyaç duyduğunda çalışmak için kullanırdı.
Bu saplantılar, Tesla’nın yaratıcı ve dahi bir bilim adamı olduğu gerçeğini değiştiremez.
Nikola Tesla’ nın Önemli Bir Sözü:
[bs-quote quote=”“Eğer evrenin sırrını çözmek istiyorsanız, enerji, frekans ve titreşim cinsinden düşünün.”” style=”default” align=”left” color=”” author_name=”Nikola Tesla” author_job=”Bilimadamı” author_avatar=”https://erolsalcan.com/wp-content/uploads/2023/02/tesla-e1677374794652.jpg” author_link=””][/bs-quote]
Bu sözle Tesla, evrende bulunan her şeyin temelinde enerjinin olduğunu ve her şeyin bir frekans ve titreşim ile ilişkili olduğunu ifade etmek istemiştir. Tesla, evrendeki her şeyin temelinde bulunan bu enerjinin doğru bir şekilde anlaşılması gerektiğini düşünmüştür.
Özellikle elektromanyetizma ve manyetik alanlar konusunda yaptığı çalışmalarında, Tesla enerji, frekans ve titreşim kavramlarının önemine vurgu yapmıştır. Elektrik akımının hareketi, manyetik alanların varlığı ve elektromanyetik dalgaların yayılımı gibi konular, enerji, frekans ve titreşim kavramlarına dayanmaktadır.
Tesla’nın sözü, bilim ve teknoloji alanında çok önemli bir yere sahiptir. Günümüzde de bu kavramlar enerji üretimi, iletişim teknolojileri, tıp gibi birçok alanda kullanılmaktadır. Bu nedenle, Tesla’nın sözü, sadece bir söz değil, aynı zamanda bir felsefe ve çalışma prensibi olarak da kabul edilmektedir.
Saygılarımla